28 Aralık 2011

Hagia Sofia - Ayasofya

Hagia Sofia Interior Wiev From Queen Gallery

Hagia Sophia is a great architectural beauty and an important monument both for Byzantine and for Ottoman Empires. Once a church, later a mosque, and now a museum at the Turkish Republic, Hagia Sophia has always been the precious of its time.







The mystical city Istanbul hosted many civilizations since centuries, of which Byzantium and Ottoman Empires were both the most famous ones. The city today carries the characteristics of these two different cultures and surely Hagia Sophia is a perfect synthesis where one can observe both Ottoman and Byzantium effects under one great dome.

When the Hagia Sophia was used as a place of worship, both for Christians and then for Muslims, the focus of the building was the east end, directly across from the entrance. This is because Christian churches are traditionally oriented towards the east, and Muslims always pray facing Mecca, which is southeast of Istanbul (the "east" end of the Hagia Sophia actually faces southeast). Thus the bulk of interesting sights are clustered in this area of the Hagia Sophia's huge interior.
At ground level, most of the sights date from the Islamic period. A beautiful marble structure in the apse is the mihrab, a niche found in all mosques that indicates the direction of Mecca. The large freestanding stairway to the right of the mihrab is the minbar, or pulpit from which sermons were given. To the left of the mihrab is the grand sultan's loge, built by the Fossati brothers who restored the Hagia Sophia in the 1800s.

 Bir Bizans efsanesine göre, İustinianos ayindeyken elinden kutsal ekmeği düşürür ve eğilip alana kadar, bir arı ekmeği alıp uçurur. Bunun üzerine, bütün arı sahiplerinin kovanlarda bu ekmeği aramalarını talimatı verilir. Birkaç gün sonrasın da bir arıcı, elinde diğer peteklere hiç benzemeyen bir petekle çıkar gelir ve bu petek, Ayasofya'nın planı olur.

 Kökeni Bizans olan kendilerince ortaya atılan bir efsaneye göre, savaşı kazanan Türkler Ayasofya’ya geldiğinde patrik dua etmekteymiş ve güneyde Ayasofya kitaplığı önünde bir kapıyı çekip ortadan kaybolmuş. Bu kapı bir daha açılmamış. Ancak kubbenin üzerine yeniden haç konduğunda açılacak ve o anda patrik geri gelip duasını tamamlayacakmış.

Fotoğraf yazara aittir

8 Temmuz 2011

Tünelden Sonra / Plug - Out

Mecburi Çıkış...

Due to the enhancement eforts on theme in the abstractive graphic arts,  line of sight a bit mutates. Hope you enjoyed.

Abstract grafiğin vurguyu ön plana çıkarma gayretinden dolayı Dünyanın düzeni biraz değişiyor. Keyif aldığınızı umarım.

Büyük bir tünele veya köprüye girmeden önce “köprüden önceki son çıkış” veya “tünelden önceki son çıkış” diye ikaz tabelaları vardır. Bu ikazları dikkate almazsanız, direk tünele girerseniz. Tüneli veya köprüyü geçtikten sonra, “keşke bir kez daha düşünseydim” demenin de bir anlamı kalmaz. Onun için, tünele girmeden önce son bir kez daha düşünmek ve sağlıklı karar vermek zorundayız.




After The Tunnel
Last Out 
Tunnel warning signal always signs the last out before the tunnel. Actualy it is for your last decision. Are you ready to go in there untill the end or not...

HANGİ TÜNELLE NEREYE GİDİLECEK?
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, geçtiğimiz günlerde Fulya-Levazım arasındaki tünel yolunun ihalesini yaptı. Söz konusu tünel, Dolmabahçe-Fulya, Fulya-Levazım, Levazım-Akatlar’ın yer altından birbirine bağlayacak. Dolmabahçe’den başlayan ve Fulya-Yıldız’ın altından geçen 5 kilometrelik tünel, Ortaköy’e bağlanarak sahil yolunun alternatifi olacak.

Fulya-Levazım, Ihlamur-Levazım ve Levazım-Akatlar tünellerinin çıkış noktası ise Ortaköy Vadisi olarak belirlendi. 160 bin metrekarelik bu alana 6 tünel çıkışı ve tünelleri birbirine bağlayacak üç kavşak inşa edilecek.

Bebek-İstinye arası için de yaklaşık 4.5 kilometrelik tünel yapılacak. Tophane-Şişhane arasına açılacak 1 kilometrelik tünelle ise Salıpazarı, Karaköy ve Perşembe pazarı güzergâhındaki trafiğin rahatlatılması planlanıyor.

Fotoğraf ve manipülasyon yazara aittir. 

1 Temmuz 2011

Endonezya-Indonesia


Halk Oyunları Ekibi

Indonesia Traditional Folklore Team  in Istanbul.
4th.  International Folkloric Games Competetion.
Istanbul-Turkiye

4. Uluslararası Halk Dansları Yarışması Katılımcılarından

28 Haziran- 04 Temmuz 2011 Istanbul-Şişli
12.Uluslararası Şişli Kültür ve Sanat Festivali Etkinliği Çerçevesinde Grand Cevahir Oditoryum Salonunda

 
Endonezya (İndonezya), resmi adı Endonezya Cumhuriyeti olan Güneydoğu Asya ve Okyanusya'da yer alan bir ülkedir. Endonezya 17.508 adadan oluşur. 240 milyon civarında nüfusuyla dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesi ve aynı zamanda en kalabalık müslüman ülkesidir. Endonezya halk tarafından seçilmiş meclisi ve devlet başkanı ile bir cumhuriyet devletidir. Ülkenin başkenti Cava adasındaki Jakarta şehridir.

Nüfûsun büyük bir kısmını meydana getiren Malaysialardan başka Papular, Bataklar, Alaslar, Kabauslar, Gojolar, Araplar, Çinliler ve Hindular da etnik grupları teşkil eder. 

Hangi topluluktan olursa olsun buradaki insanların ortak noktası dost canlılıklarıdır. Ülkeye geldiğiniz andan itibaren , ta ki ayrılana kadar oldukça meraklı olan Endonezya halkının ilgi odağısınızdır ve sürekli olarak çeşitli sorularla karşılaşacaksınız. 


Indonesia's approximately 240.3 million people make it the world's fourth-most populous nation. The island of Java, roughly the size of New York State, is the most populous island in the world (124 million, 2005 est.) and one of the most densely muslim populated areas in the world. Indonesia includes numerous related but distinct cultural and linguistic groups, many of which are ethnically Malay. Since independence, Bahasa Indonesia (the national language, a form of Malay) has spread throughout the archipelago and has become the language of most written communication, education, government, business, and media. Local languages are still important in many areas, however. English is the most widely spoken foreign language. Education is compulsory for children through grade 9. In primary school, 94% of eligible children are enrolled whereas 57% of eligible children are enrolled in secondary school.



Fotoğraf yazara aittir.

28 Haziran 2011

TCDD 23004



23004 Numaralı Lokomotif








Bir çok resim film çalışmasına mankenlik yapan 23004 buharlı makine 2001 Şubatında Haydarpaşa Merdivenlerinde Rutkay Aziz'in yönetmenliğinde oynanan Nazım Hikmetin "memleketimden İnsan Manzaraları" na sahne dekoru olarak yerini aldı. Halen Haydarpaşada Memleketin İnsan Manzaralarına Dekor oluşturmaktadır. 




Lokomotifsize Gider >>>>

 23004 nolu Buharlı Lokomotif Şark (Doğu) Demiryolları kumpanyası tarafından 1850 yılında imal edilmiştir. Sultan Abdülaziz'in 1856 yılındaki fermanı ile İngilizlerin yaptığı İzmir Aydın hattında ilk çalışan lokomotiflerdendir. 


Millileştirmeden sonra 23004 TCDD İşletmesinde kalır. Ne var ki, bu lokomotif vagonların çekimi için zayıf kaldı ve diğerleri gibi manevra treni olarak kullanılmaya başlandı. 1950 yılında yani 100 yaşında iken İstanbul Yenikapı'ya getirilmesine müteakip servis dışı kalmıştır. Yani emekliye ayrılmıştır.

Hizmet dışı kaldıktan sonra yıllarca Yedikule Cer Atölyesinde muhafaza edildi. Titiz bir bakımdan geçirildikten sonra 1980 yılından itibaren de gar önünde sergilenmektedir.

 

 Fotoğraf ve krop çalışmaları yazara aittir.



25 Haziran 2011

23 Haziran 2011

Denizlerimizde Kirlilik

Temiz Denizler Umuduyla


























Türkiye, deniz ulaştırması açısından dünyanın en önemli noktalrından birisinde bulunmaktadır. Karadeniz ile Akdeniz arasındaki tek deniz ulaşım yolu İstanbul ve Çanakkale Boğazları ile Marmara deniz vasıtası ile sağlanmaktadır. Boğazlarımızdaki deniz trafiği, özellikle İstanbul Boğazı gibi yoğun yapılaşmanın görüldüğü noktalarda doğal ve yapay çevre bakımından çok ciddi çevresel riskler yatmaktadır. 

 
Çevre koruma ve gözlem raporları programı gereğince  Marmara Denizi genelinde yer alan, Çanakkale Boğazı'ndan Ege Denizi'ne uzanan 150'yi aşkın istasyonda tamamlanan ölçümler, sonlandı. 28.12.2011

İşte rapor sonuçları!

  • Proje kapsamında, Boğaziçi'nin Karadeniz çıkışından, Çanakkale Boğazı Ege Denizi çıkışına kadar olan bölge dahil tüm Marmara Denizi'nin oşinografik (fiziksel-kimyasal), sedimantolojik, klimatolojik, hidrolojik, kimyasal, biyolojik (Genel biyolojik ve balıkçılık biyolojisi) ve jeolojik etüdü gerçekleştirildi.
  • Etüt sonucunda elde edilen bulgulara göre; Marmara Denizi'nin çok büyük bölümünün, deniz özelliklerine sahip bir su kütlesi değil, açık bir fosseptik olduğu belirlendi.
  • Marmara Denizi'nin büyük bir bölümünde, özellikle de doğu kesimlerinde, suda çözünmüş oksijen değerlerinin çok düşük seviyelerde olduğu, hatta yer yer anoksik (oksijensiz) bölgelerin bulunduğu tespit edilen projeye göre, evsel atıkların Marmara Denizi geneline had safhada etki ettiği, sanayi ve tarımsal atıklara Marmara Denizi'nin her bölümünde yoğun bir şekilde rastlandığı ortaya çıktı.

  • Proje sonuçlarına göre, ayrıca Marmara Denizi'nin büyük bir bölümünde, nitrat, nitrit ve amonyak değerlerinin çok yüksek olduğu, İstanbul'a yaklaştıkca Marmara Denizi'nin dip yapısında canlılığın yer yer sıfıra düştüğü ve denizin üst su tabakasında özellikle göçer balıkların konaklayacağı ve besleneceği seviyelerin ortalama 5–7 metre kalınlıkta ve çok yetersiz olduğu tespit edildi.


Fotoğraf yazara aittir.

21 Haziran 2011

No: 25 - Istanbul

Social photography (another term for Street photography). Street humor, Only black/white.. Why? On purpose colours..

Sosyal fotoğraf ( yani sokak fotoğrafçılığının diğer adı ) Sokak adabı, neden sadece siyah / beyaz...? İnadına renkli..



Yoğun talep üzerine,  dijital düzenleme ile orijinal karede sol duvarda olan boru kaldırılmıştır.

İlginiz için teşekkür ederim... 


http://www.objektiffoto.com No:25 - Istanbul 




Görsel karşılaştırma için >>>>










Fotoğraf yazara aittir.

19 Haziran 2011

Close Encounters

Hazırlıklı olmak, kimin kim olduğunu, amacını bilmek lazım...

 


Haktan Akdoğan
Başkan
Sirus UFO uzay bilimleri araştırma merkezi.

Ziyaret edilmeden önce siz ziyaret edin

Doğayı açıklamak için kullanılan matematik büyük çapta insan ürünüdür. Doğada sadece ‘Rasyonel’ ve ‘İrrasyonel’ dediğimiz pozitif sonlu ve sonsuz sayılar vardır. Örneğin tam sayılar ve tam sayıların bölümünden oluşan kesirli sayılar rasyonel iken ‘pi’ sayısı veya ‘kök 2’ sayısı irrasyonel sayılardır. Öte yandan, eksi sayılar ve sanal sayılar doğada yoktur. Hatta sıfır sayısı bile yoktur doğada. Boşluk olarak tanımlanan ‘vakum’ kesinlikle mutlak boşluk değildir. Zira doğa boşluğu sevmez. Yıldızlar arasındaki hava boşluğu aslında elektromagnetik enerji ile dolu olup boş değildir. Yani sıfır kavramı da insan zihninin yarattığı bir düşünce ürünüdür. Şu halde doğayı açıklamak için kullanılan matematik de insan zihninin ürünüdür.
 Önemli olan ‘an’dır. Her olayın oluştuğu an önemlidir. Bizler sürekli an içinde varlığımızı sürdürürüz. An kavramı ise noktaya benzer. Nasıl ki noktanın boyutu yoksa an’ın da boyutu yoktur. Zaman ise bir süre içerdiğinden çizgi gibidir. Nokta boyutsuz olup çizgi tek boyutlu bir yapıdır. Bunlar birbirine indirgenemez. Aynı şekilde zaman da an’a indirgenemez. Fakat an denilen noktasal zamanın sonsuzluğa açılabilen bir özelliği vardır. Diğer bir ifade ile, an içinde kalabilen insan zaman ötesi ilişkilere girebilir. Bu tür yerel olmayan ilişkileri Kuantum kuramı da kabul etmektedir. Kuantum Kuramı şu savı doğrulamıştır:

“Eğer bir yapı başlangıçta bir bütün oluşturmuş ise, o yapıyı parçalasanız dahi parçalar arasında etkileşim yerel olmayan bir biçimde devam eder .”


Işık hızı aşılınaca ne olacak; 
Evrenin yapısı hakkındaki tüm bilgiler değişecek, yeni bir model geliştirilecek.
Zamanda yolculuk mümkün olabilecek.
İnsan ömrü binyıllarla ifade edilebilecek, ölümsüzlüğe adım atılacak.
Öteki yıldızlar veya galaksilere gidilebilecek. 

Devamı ve Nibiru için >>> 


Fotoğraflar yazara aittir.

18 Haziran 2011

TRT Sex

Concordia civium murus urbium.
Vatandaşlar arasında uyum, işte bir şehrin surları budur.

İlim ve bilim adına, Pan Avrupa eşiğindeki medeniyetimiz adına, Antik Latince öğrenme ve  konuşma yaygınlaştırılmalı.  Antik Latince eğitim,   ilk okuldan yüksek okula kadar  tercih edilip, vatandaşa kuslar açılmalı. Antik Latince, sosyal yaşamın her alanında  yaygınlaştırılıp, güncel ve yaşayan diller sınıfına alınmalıdır. Cadde ve sokak isimleri başta olma üzere, özellikle İstanbuldaki yerleşimlerin Latince isimleri iade edilmeli. Ören şehirlerimiz Antik Latince isimleri ile anılmalı. Anayasa ile bu irade güvence altına alınmalı.  Kamu kuruluşlarında Antik Latince bilen elemanlar istihdam edilmeli. TRT SEX  yayın hayatına başlamalı, peşi sıra özel yayımcılar teşvik edilmelidir.



Latin Dili ve Edebiyatı ile Yunan Dili ve Edebiyatı iç içe iki ana bilim dalıdır ve Klasik filoloji olarak bilinmektedir. Latince'nin günümüzdeki önemi bilim dalı olmasıdır; bu nedenle batı dillerinin ve yazınlarının yanı sıra Eskiçağ ve Ortaçağ Tarihi, felsefe tarihi, epigrafi, tiyatro tarihi, Roma Hukuku gibi bir çok alanda, ayrıca Osmanlı arşivlerinde bulunan Latince yazılmış belgeler üzerinde bilimsel araştırma yapmak için gereklidir.


Latince-Türkçe Sözlük
Lycopersicum;  Domates.
Cucurbitula; Kabak
Fasiolum rubra; Barbunya
Melongena; Patlıcan
Sex; Altı (numerik 6 )

Fotoğraf ve düzenleme yazara aittir.

Sarıyer-Beşiktaş

Sarıyer-Beşiktaş

Mini Bandbüs Live... 
Sarıyer-Beşiktaş Canlı Solo Performanslı Hatlar.Şimdi daha çılgın..

2023 Transportation Technologies Management. 


Objektiffoto 






Fotoğraf ve montaj yazara aittir.

16 Haziran 2011

Mast Steps



 

Ana direği taşıyan çelik halatların ( çarmıh ) üzerine yatay bağlanmış olan halatlardır. Denizciler bu halatları merdiven gibi direğe tırmanmak için kullanırlar.

Mast Steps
Sailors once climbed the rigging on ratlines, horizontal ropes tied between the shrouds as a ladder.


Fotoğraf yazara aittir.

Volta


Volta
Bir halatın bedenini yada çımasını, bir yapıya, babaya, çubuğa bağlamaktır. 
Fotoğrafta, ana yelkenin üst yakasını germeye yani üst yakasındaki toru azaltmaya yarayan ve bumba yüksekliğini ayarlayan direk ile bumba arasındaki pupa palanga sistemide görülmektedir.
 Ayrıca direği iskele ve sancak tarafından taşıyan çelik halatların "Çarmıhların" kapanmasını önleyen "Draveçe" demir çubuğu, ağ dokusu şeklindeki halat sisteminin içinde görülmektedir. Denizciler, merdiven şeklindeki bu yapı "Iskaça"  sayesinde direğe tırmanırlar.

Where are all the old tall sailing ships now?

Many beautiful examples of historic tall sailing ships have been consigned to nautical history and lie at the bottom of oceans around the world, because of the hazards encountered on long sea voyages that often took months at a time.
It was common for ships to be blown off course or capsized because of severe storms or winds. And even if the ships made it to their destinations, the journeys weren't easy. Only finite quantities of fresh food and water could be carried in the ships' holds, so delay of planned stops to get new supplies had the potential to be disastrous.





Fotoğraf yazara aittir.

11 Haziran 2011

Blue Mosque - My Golden Dome

Sultanahmet Camii Batı Kapısından 


Altı minarenin yapım yıllarından kalma bir efsanesi vardır, bu efsaneye göre camiyi yaptıran I. Ahmet minareleriini altından yaptırmak ister ve mimara bunu söyler, ancak bunu yapmanın maliyeti çok yüksek olduğundan dolayı Mimar Sedefkar Mehmet Ağa yanlış duyduğunu bahane ederek camiyi altın degil altı minareli olacak şekilde inşaa ettirir. Ancak bu daha sonra tartışma konusu olur sebebi ise 6 minarenin sadece Kabe'de olduğu ve oraya saygısızlık olacağı düşüncesiydi. Bu soruna çözüm bulunur ve mekkedeki mabede 7. minare yaptırılır ve böylece tartışmalar son bulmuş olur. Sultanahmet Cami'nin batı kısmında ( fotoğrafta karşıdaki kapı ) avludan girişinde bir kordon bulunmaktadır. Padişahlar burdan geçerken at üstünde olduklarından kafalarını eğerek geçmek durumunda kalıyorlardı. Bu özellikle camiye girişte Padişah bile olsa kendine çeki düzen vermesi gerektiğini göstermesi açısından bu şekilde yapılmıştır.

Sultan Ahmet Camii’s most notable feature is its six minarets. They are visible from a fair distance. The minarets are unusual because most mosques have a maximum of four minarets. If legend is to be believed, the Sultan ordered the construction of gold minarets known as ‘altin’. This may have been misunderstood for ‘alti’ or six minarets.
The Haram mosque, located in Mecca, also had six minarets. The six minarets of Sultan Ahmet Camii caused quite an uproar. The Sultan thought of a solution and sent his architect to Mecca to include a seventh minaret.
Equally enchanting and famous are the cascade of domes, which are exquisitely arranged. They appear to spill down from the central dome. There are several arcades that run beneath the domes. These are appealing to the eye. There is no trace of blue in the exterior. Sultan Ahmet Camii is known as ‘Blue Mosque’ because of the blue tiles that adorn the interiors.





Daha fazlası / Some more >>>> 

9 Haziran 2011

Aykırı Yaşamlar

Aykırı Yaşamlar Yaz Geldi.. 

Yaşadığımız toplum içerisinde yüzyıllardır süre gelen gelenekler,görenekler,inançlar o toplumun benliğini oluşturur.Belirli davranış şekilleri ve standartlar mevcuttur.Bu standartlar o toplumun yaşam biçimini ve kanunlarını oluşturur, öyle'ki çoğu zaman anayasalardan ve devlet otoritesinden çok daha etkili olabilirler. 

Düzen saat gibi tıkır tıkır işler,bu sayede toplumda kargaşa çıkması engellenir.Sosyal değerlere bağlı olan topluluklarda ticaret,ekonomi,politika çalışma hayatı,kanunlar aklınıza gelebilecek her şey buna göre şekillenir ve değerlendirilir.Sosyal statüler oluşturulup,siyasetçiler,sanatçılar,patronlar,işçiler bu statüde yerini alır.Ve asıl amaç ortaya çıkar.Koyun sürüsü gibi bir toplum durmadan sömürülür, elit bir kesim sefa içinde diğer sömürülenlerin sırtında yaşarken bir kesim yolsulluk içinde hizmet etmeye devam eder.İnsanları düşündürmemek için bir takım oyunlar küçük hileler organize edip, yalandan bir dünyanın içine sokarlar.
İşte aykırılık tam bu noktada ortaya çıkar. Birileri halinden memnun değildir ve arayış içindedir. Hak etmediği bir yaşam sürmek istememektedir. Sesini yükseltmeye çalışır yetmez, ama yandaş toplar, sesi daha gür çıkar, isyan ederler ve bir topluluk oluştururlar.
Bu küçük gruplar her zaman bir şekilde varlıklarını sürdürmeyi başarırlar ama toplumu değiştirme yetisine sahip değildirler. O yüzden aykırılar meydana gelir.
Sistem her zaman önlemini almıştır. En büyük silahı tabudur ve amaç aykırıyı toplumdan soyutlamaktır. Gelenekçi toplumu sürdürebilmek için zaman geçtikçe sistemde güncellenir. Yaptırım gücü bu sefer SANSÜRDÜR. İş,eğitim,bilim,sanat,spor, yaşam tarzı gibi birçok aktivite ve paylaşım sansürlenir. Amaç insanların farklı fikirler edinmesini engellemektir.Çok seslilik kendi iradesine sahip insanlar demektir. İnsanlar düşündükçe tabu yıpratılır ve bir gün gelir etkisini yitirir.


>>> Objektiffoto  

8 Haziran 2011

Eş-Bütünleşme

Eş-Bütünleşme
 Günümüz, küreselleşme sürecinde de benzer sorun var. Egemenin diğerlerini yok sayıp kendi potasında eritmesi ve tek bir küresel kültür oluşturması mı, yoksa birlikte eş bütünleşerek var olmanın ve ilerlemenin yolunu açmak mı ?
Eş bütünleşme: Değerler kaybedilmeden beraber olmak..Binlerce yıllardır zaten olduğu üzere..

Co-Integration
Global Cross-cultural observations can easily be tainted and contaminated by other factors. Perceived status differences can create barriers between cultures and even within organizations. Decision should be made on if open a way being  exist and develop together with the others.?


3 Haziran 2011

Mew Montage


Kuş Kondurma

Montaj; Bir bütün oluşturmak için parçaları takıp birleştirme işi, montaj.

Martı vardı, orada değildi. Baca vardı, ama o da orada değildi. Deniz hep vardı, fon oldu. En kötüsü, martı birdi iki oldu. İsyanı ona olsa gerek.


1 Haziran 2011

Çılgın Proje Extraordinary Project

Kalabalık İskelelerde sıkıcı  beklemelere son vereceğiz. Herkese kendi iskelesinden binmek üzere şahsına özel vapur göndereceğiz.
2023 Ulaşım Teknolojileri Başkanlığı.

Stop  being bored during the  boat waitings on the crowded ports. Individuals shall have their own local ports to the destinations.
2023 Transportation Technologies Management




>>> Objektiffoto

31 Mayıs 2011

Dragon Fest Haliç

 

 Dragon Fest Haliç
  Kurumlar arası motivasyon için düzenleniyor. Ülkemizde, Dragon bot takımı 16 kürekçi, 1 davulcu olmak üzere toplamda 17 kişiden oluşur. Yarışacak 17 kişinin en az dördü kadın veya erkek olmak zorundadır. Her takımın 5 yedek yarışmacı bulundurma hakkı vardır. Takımlar için kilo, boy ve yaş farkı önemli değildir. Önemli olan takımın senkron içerisinde kürek çekmesidir. 

Yarışlar ve antrenmanlar esnasında takımlarda, organizasyon tarafından sağlanacak birer profesyonel dümenci görev alır. 


Fotoğraf yazara aittir.


Dragon Boat Racing 

A dragon boat (also dragonboat) is a human-powered boat (Paddled Water Craft) traditionally made of teak wood to various designs and sizes. It is one of a family of Traditional Long Boats found throughout Asia, Africa and the Pacific Islands. It is now used in the team paddling sport of dragon boat racing which originated in China over 2000 years ago.
  In China, dragons are traditionally believed to be the rulers of rivers, lakes and seas (so water) and to dominate the clouds and the rains of heaven. There are earth dragons, mountain dragons and sky or celestial dragons (Tian Long) in Chinese tradition. Mythical dragons and serpents are also found widely in many cultures around the world.

It is believed sacrifices through drowning may have been involved in the earliest boat racing rituals. During these ancient times, violent clashes between the crew members of the competing boats involved throwing stones and striking each other with bamboo stalks. Originally, paddlers or even an entire team falling into the water could receive no assistance from the onlookers as their misfortune was considered to be the will of the Dragon Deity which could not be interfered with. Those boaters who drowned were thought to have been sacrificed.

The standard crew complement of a contemporary dragon boat is around 22, comprising 20 paddlers in pairs facing toward the bow of the boat, 1 drummer or caller at the bow facing toward the paddlers, and 1 sweep (a steerer) at the rear of the boat. Dragon boats vary in length and crew size will vary accordingly, from small dragon boats with 10 paddlers, up to the massive traditional boats which have upwards of 50 paddlers, plus drummer and sweep. For example, in the area around the Tian He District of Guangzhou, Guangdong,China, the paddlers will increase to nearly 80 or more.
  • Sport racing distances are normally over 200 m or 250 m, 500 m, 1000 m and 2000 m, with formal Rules of Racing.
  • A festival race is typically a sprint event of several hundred metres, with 500 metres being a standard distance in many international festival races.



29 Mayıs 2011

Haydarpasa Rail Way Station


Istanbul Haydarpasa    is a terminus main station of the Turkish State Railways (TCDD) in Haydarpaşa close to Kadiköy at the Anatolian part of Istanbul, Turkey. International, domestic and regional trains running to east- and southbound destinations depart from this major terminal which was built as the terminus of the Istanbul-Baghdad and Istanbul-Damascus-Medina railways during the final years of the Ottoman Empire.
Unfortunetly building has been closed now for two years because of new railway facility works.

 Wiew from Haydarpaşa.







Daha Fazlası / Some More >>>> 


Fotoğraf yazarına aittir.

Siyah ve Beyaz Yeşilçam Nostaljisi


Sokağa doğru bir projeksiyon.

Mekan, Yeşilçam sokağında bir kahvenin içinden.



 

AMERİKALILAR HOLLYWOOD ŞEHRİNİ BAŞTAN BAŞA BİR SİNEMA ENDÜSTRİSİ HALİNE GETİRİRKEN, BİZLER 170 METRELİK DAR BİR SOKAĞI KADERİNE TERKETTİK
Beyoğlu semtinin ortasında herkesin bildiği meşhur istiklal caddesi vardır. Bir ucu Taksim’e, diğer ucu Galata kulesine kadar uzanan bu caddenin tam ortasında birde  kendi haline terkedilmiş küçük bir sokak bulunmaktadır. Bu sokak, Türk sinemasının yıllarca kalbi sayılmış, binlerce insana ekmek kapısını açmış, birçok ünlünün keşfedilmesine ön ayak olmuş yeşilçam sokağıdır. Tabelası bile olmayan bu sokağa gittiğiniz zaman göreceksiniz ki, sokakta birkaç seyyar satıcı ve kapalı kepenklerden başka görecek bir şey kalmamıştır.

27 Mayıs 2011

Muhteşem Yüzyıl Altın Kafes


Sultan's Golden Cage Altın Kafes

Mahidevran Sultan, ya da Mahidevran Gülbahar Sultan (ö. 1580) Osmanlı padişahı(Sultanı) Kanuni Sultan Süleyman'ın eşlerinden biridir.


Mahidevran Sultan'ın Arnavut kökenli olduğu tahmin edilmektedir. Mahidevran Sultan'ın Kanuni'yle tahta çıkmadan önce Manisa valisi olarak görev yapmaktayken beraber olduğu bilinmektedir.(Hürrem'den önce nikah kıyan padişah olmadığı için Kanuni Mahidevran Sultan'la evlenmemiştir).

Mahidevran Sultan 1515 yılında Kanuni'nin ilk erkek çocuğu olan Şehzade Mustafa'yı dünyaya getirdi. 1520 yılında eşinin padişah olması üzerine çocuklarıyla birlikte İstanbul'a geldi. Bu sırada Hürrem Sultan saray haremine girmişti ve kısa zamanda Kanuni'nin en sevdiği eşi haline gelmişti. 1524 yılında Hürrem Sultan da bir erkek çocuk dünyaya getirdi.

Mahidevran Sultan
Şehzade Mustafa yetişkinliğe ulaşınca Osmanlı geleneğine uyarak Amasya'ya vali olarak gönderildi. Gene gelenek olduğu üzere annesi Mahidevran Sultan da oğluyla birlikte Amasya 'ya gitti. Şehzade Mustafa'nın Kanuni'nin en büyük oğlu olması ve sevilen bir şehzade olması nedeniyle babasından sonra tahta çıkması bekleniyordu. Ancak Kanuni 1553 yılında oğlu Mustafa'yı kendisini tahttan indirmeyi planladığı inancıyla boğdurttu. Hürrem Sultan'ın Kanuni'yi bu kararında etkilediği inancı yaygındır. Şehzade Mustafa'nın öldürülmesinden sonra Mahidevran Sultan iyice gözden düştü.

Yaşamının büyük bir bölümünü fakir olarak oğlunun mezarının bulunduğu Bursa'da geçirdi. Ancak annesi Hürrem Sultan'ın ölmesinden sonra Hürrem Sultan'ın oğlu II. Selim Mahidevran Sultan'a maaş bağlattı ve 1555 yılında oğlu Mustafa'nın türbesini yaptırttı.
Mahidevran Sultan 1580 yılında Bursa'da öldü. Oğlunun türbesine gömüldü.

>>> Daha Fazlası İçin 


Fotoğraf yazara aittir.

21 Mayıs 2011

Nasip


Kimine kapı duvar, kimine âli-mekan.
Nasip.. 

Kapının eşiğindeki çıplak adem, soyut olarak  anasından doğduğu üzere nasipsiz  ilim sahibini  tasvir etmektedir. Ayrıca kapının eşiğini bile aşamayacak kadar yanlış yerde küçülmüş,  kapı kendisine duvar olmuş. İçeride nasiplenen beşer, Allahın huzurunda ve doğru yerde küçülmüştür.

19 Mayıs 2011

Tek Dil, Tek Bayrak, Tek Vatan



 

ArslanTepe
Kuleli Askeri Lisesi Gösterisinden.
19 Mayısın Ruhu Tam Bağımsızlık Ruhudur. Bunu anlamamış olmak, geçmişine kahpe bir kurşun sıkmak, bu millete, bu vatana, kurtuluş mücadelesi verip, şehit olan dedelerimize ihanet etmek demektir. Pasta keserek bu günü kutlayanlar, şerefine çuval geçirilipte sesi çıkmayanlardır.




Fotoğraf Yazara Aittir


14 Mayıs 2011

Sokakta Yatan İnsan Değil İnsanlıktır.

FİZİKSEL VE PSİKOLOJİK EVSİZLİK



Madde 25.1. Herkesin kendisinin ve ailesinin sağlık ve refahı için beslenme, giyim, konut ve tıbbi bakım hakkı vardır. Herkes, işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, yaşlılık ve kendi iradesi dışındaki koşullardan doğan geçim sıkıntısı durumunda güvenlik hakkına sahiptir.

Yalnızca sokaklarda yatan insanların evsiz olarak adlandırılması doğru değil. Zira zorunlu barınma giderlerini karşılamaktan uzak, derme çatma kulübelerde yaşayan bireyler ya da aileler, aile içi şiddet sonucu evlerini terkeden ya da gidecek yeri olmadığı için şiddete boyun eğmeye devam eden kadınlar, 18 yaşını bitirdiği için devlet korumasından çıkan öksüz ve yetimler, tedavi olamayan alkol ve uyuşturucu bağımlıları, 60 yaşın üzerinde olup sosyal güvencesi olmayan ve aile korumasından yoksun yaşlılar, yasadışı yöntemler ile çalıştırılan kaçak göçmenler ve seks köleleri, savaş sonucu evsiz kalanlar, göçmen kamplarında yaşayanlar da hesaba katıldığında tüm dünyada evsiz insan sayısının az olmadığı görülüyor. Bu gruba yalnızca evsiz kalmamak için geliri ile orantısız kira ödeyerek, borçlanarak yaşamını sürdürmeye çalışan alt orta sınıfın tümünü de aslında katmak gerekiyor. Sosyal dayanışmanın zayıfladığı büyük kentlerde bu büyük grup artık her an gerçekten sokakta yaşama tehdidi altında.
Ancak evsizlik, yalnızca barınmak için evi olmayan kişiler için kullanılan bir terim değil. Savaş, doğal afetler, politik mültecilik gibi etkenler birçok insanı evinden koparıyor. Mülteci kampları, afet konutları, ya da acil barınma gibi modellerle karşımıza çıkan konutların tümüne birden “geçici konut” diyoruz. Hatta bu gruba yaşlı ve çocuk koruma evlerini de dahil etmek gerekiyor. Geçici evlerde yaşayan insanların büyük bölümü de barınacak yeri olmasına rağmen, kendisini evsiz görüyor. Çünkü, mekâna aidiyet duygusu ile bağlanamıyorlar. Bu durumda olan kişilerin tümü de başlarının üzerindeki çatıya rağmen psikolojik açıdan evsiz... Fiziksel veya psikolojik açıdan evsizlik genelde bir travmaya işaret ediyor; öyle ki zaten evin kaybı tek başına bir travma.... Çoğu kez buna bir de evin kaybına neden olan fiziksel veya toplumsal olayın şiddet boyutu eklenince, evsiz insanların sadece fiziksel bir barınağa değil, ait olabilecekleri bir yere gereksinim duydukları ortaya çıkıyor. Dolayısı ile ucuz ve erişilebilir geçici konutun aynı zamanda konukların rehabilitasyonuna ve travmanın onarılmasına destek veren bir niteliğe sahip olması gerekiyor.

AKOM : 444 25 66 İBB Beyaz Masa: 0 212 521 84 65 Zabıta: 153


Fotoğraf yazara aittir

11 Mayıs 2011

Saltanat Kapısı

Sarayın giriş tarafı Sultanın kabul ve görüşmeleri, tören salonunun diğer tarafındaki kanat ise harem bölümü olarak kullanılmıştı. İç dekorasyonu, mobilyaları, ipek halı ve perdeleri ve diğer tüm eşyası eksiksiz olarak, orijinaldeki gibi günümüze gelmiştir. Dolmabahçe Sarayı mevcut hiçbir sarayda bulunmayan bir zenginlik ve ihtişama sahiptir. Duvar ve tavanlar devrin Avrupalı sanatkârlarının resimleri ve tonlarca ağırlığında altın süslemeleri ile dekore edilmiştir.

Imperial ( Sultanate )  Gate 

Dolmabahce Palace built in 19 th century is one of the most glamorous palaces in the world. It was the administrative center of the late Ottoman Empire with the last of Ottoman Sultans was residing there. After the foundation of the Turkish Republic in Ankara, Mustafa Kemal Ataturk transferred all government functions to the youthful capital but on his visits to Istanbul Ataturk occupied only a small room at Dolmabahce Palace as his own. He stayed, welcomed his foreign guests and made a practical center for national, historical and language congress and for international conferences.
Dolmabahce palace has a great meaning for Turkish people since the supreme leader Mustafa Kemal Ataturk had used the palace as a residence and spent the most serious period of his illness and he passed away in this palace on 10 th of November 1938 at 9:05 AM, all the clocks in the palace are stopped at this time. Later on it was converted into a museum. It is wandered with a special sense of respect. 


Fotoğraf yazara aittir.

4 Mayıs 2011

Proleter Duruş




Geçimini sağlayabilmek için emek gücünü ücret ya da maaş karşılığı satmak zorunda olanlara işçi (proleter) denir. Bu açıdan, Türkçede yer etmiş, işçi ve memur arasındaki ayrım sınıfsal değil, hukukidir.

İşçi sınıfı (Proletarya) toplumun, geçim araçlarını herhangi bir sermayeden elde edilen kârdan değil, tamamıyla ve yalnızca kendi emeğinin satışından sağlayan; sevinci ve üzüntüsü, yaşaması ve ölmesi, tüm varlığı emek talebine, dolayısıyla işlerin iyi gittiği dönemler ile kötü gittiği dönemlerin birbirlerinin yerini almasına, sınırsız rekabetten doğan dalgalanmalara dayanan sınıfıdır.

Bütün Emekçilere Selamola


Müzik> Cem Karaca-İŞÇİ MARŞI

23 Nisan 2011

İhtiyar Balıkçı

Yok olan günümün çığlığı,
Ömrümün boş livarı,
Pansuman edermiydi deniz yaranı,
Özlemezsen yarı.., yaranı. 

 Çalışma bir düzenleme olup, şehrin modern görünümüne inat, direnişin
çığlığı tasvir edilmiştir. 

28 Şubat 2011

Burcu Çetinkaya

Burcu Çetinkaya

Burcu Çetinkaya’ya Yılın En İyi Sporcusu Ödülü 

“AUTO BEST 2010” yarışması kapsamında gelecek vadeden en iyi otomobil sporcularının onurlandırıldığı SPORT BEST 2010 ödüllerinde bu yıl, Peugeot Sport Türkiye ile dünya klasmanında her geçen gün derecesini yükselten ilk bayan Türk ralli pilotu Burcu Çetinkaya “Yılın En iyi Sporcusu” ödülüne layık görüldü. Büyük jürinin tam oylamasıyla bu unvana kavuşan Burcu Çetinkaya Türkiye için gurur kaynağı oldu.